Memleketimin Yıldızları

Gidenler bilir memleketimin yazı ve sıcağı başkadır.Hele İstanbul’da yaşayıp İstanbul’un havasına iklimine alıştıysanız, doğunun havası size tabi olarak çok daha temiz biraz da sert gelir.Bana da öyle gelmişti.Hava pırıl pırıl, gökyüzü parlak ve daha sıcaktı.
Akşam olduğunda köydeki herkes gibi bizim evdekilerde damda yatmaya karar verdiler.Doğruyu söylemek gerekirse başta biraz korkmuştum.Dam deyince sivri çatılı evler aklıma gelmişti.Sonra etrafıma bakınca öyle olmadığını anladım.Köydeki çatılar teras gibi düzdü.Ve bu düz damlar çok amaçlı kullanılıyordu.Sebze meyve kurutuluyor, reçeller, pekmezler, salçalar güneşte kıvamlandırılıyor, geceleyinse de yatılıyordu.
Akşam karanlığı çökmeye başlayınca dama yer yatakları serildi.Yemekler yendi.Sonra büyüklerimizle dama çıktık.Ve damdaki ilk gecem…Sırt üstü yatağıma uzanıp gökyüzüyle karşı karşıya kaldığımda yaşadığım duyguyu anlatmam gerçekten mümkün değil.Sanki burada gökyüzü bize daha yakın gibiydi.Ve gece gökyüzünün karanlığından daha fazla yıldız vardı.İrili ufaklı, küme küme,parlak ve göz kamaştırıcı…Burada yıldızları saymak mümkün değildi.O kadar çok ve şekilliydiler ki…Beş köşe, altı köşe,alt ve üst köşeleri uzun…Ve AY.Etrafında parlak bir hane olan hilali de ilk kez burada gördüm.
İlk şaşkınlığı geçirdikten sonra anneme yıldızları gösterdim.
-Evet, çok güzeller değil mi?
-Buradan sayısını sayamayacak kadar çok.
-Evet öyle…
-İstanbul’da gökyüzüne baktığımda Ay ve birkaç yıldız görünüyordu.
Annem gülümseyerek anlatmaya başladı.
-Yıldızlar ve gökyüzü aynı.Görünen Ay da aynı.Fakat onlara baktığımız mekan farklı.Etrafına, evlere bir bak.
Gözlerimi gökyüzünden indirip etrafa bir bakınca zifiri karanlıktan başka hiçbir şey görünmüyordu.İnsanlar erkenden yattığından evlerin ışıkları sönmüş, uzaklardan tek tük cılız birkaç ışıktan başka bir şey görünmüyordu.Oysa İstanbul böyle değil, binlerce evin ışığı dükkanların, binaların, yolların ışıkları ve dolayısıyla bu kadar yoğun aydınlatmada yıldızların ışığı sönük kalıyor,görünmüyorlardı.Çok parlak olanların dışındakileri göremiyorduk.
Yıldızlarla dolu gökyüzünü gördüğümde içime dolan sevinç ve coşku bir anda buruk bir hüzne dönüştü.Böyle muhteşem bir manzara, masallarda ki gibi bir gökyüzü vardı ve biz onu göremiyorduk.Sonraki gecelerde yıldızlara bakarak geçti.Ama hiçbir gece ne zaman gözlerimi kapatıp nasıl uykuya daldığımı hatırlamadım.
İstanbul’a döndüğümüzde uzun bir zaman aynı yıldızları görmeyi istedim.Hatta hiç unutmam elektrik kesintisi olduğu gecelerde heyecanla balkona koşar.Çocuk aklıyla elektrikler kesildi, şehrin ışıkları söndü şimdi bütün yıldızlar görünecek diye bekledim.Ama hiçbir zaman göremedim.
Şimdi çok daha iyi anlıyorum ki memleketimin havası suyu gibi yıldızları da başka bir güzeldir.

Zeynep KAYA

Kısa adres:

Yazar - 09 Temmuz 2009. Kategori Sizden Gelenler. Bu yazıya yazılan yazıları RSS üzerinden takip edebilirsiniz RSS 2.0. Yorum yazabilir veya geri izlemede bulunabilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir